Fakültemizin Değerli Üyeleri ve Sevgili Öğrenciler

25 Temmuz 2022 tarih ve 5868 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile 15 üniversitedeki Fen-Edebiyat Fakülteleri kapatılırken, 15 üniversitede İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, 12 üniversitede de Fen Fakültesi kuruldu. 1982 yılında Prof. Dr. Hakkı Dursun YILDIZ’ın kurucu dekan olarak atanması ile faaliyetlerine başlayan Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, merhum hocamızın takdire değer önderliğinde hem fen hem de insan ve toplum bilimleri alanlarına ulusal ve uluslararası düzeyde çok önemli katkılarda bulundu. Bu vesile ile kurulduğu tarihten bu yana söz konusu bilimsel gelişim ve katkı sürecinde emeği geçen her düzeyde yönetici ve akademisyen hocalarımız yanında, tüm idari personeli de saygı ile anıyor ve şükranlarımı sunuyorum.

22 Ağustos 2022 tarihinde kurucu vekil dekan olarak atandığım Fen Fakültesindeki akademik kadro, dikkate değer nitelik ve nicelikteki bilimsel çalışmaları ile hem eğitim hem de araştırmada önemli başarılara imza atmış, temel bilimler ve ilgili teknoloji alanlarına dikkate değer katkılarda bulunmuştur. Söz konusu katkılar yeni yapılanma süreci ile hızlanarak devam edecek ve yeni yapılanma ile artan motivasyonumuz başarımızı daha da ileri noktalara taşıyacaktır. Yeni yapılanma döneminde karar ve yönetim süreçlerinde bilim en öncelikli kriter olarak ele alınacak ve ortak aklı devreye sokabilmek amacıyla maksimum düzeyde akademik katılım sağlanmaya çalışılacaktır. Bir yandan süreklilik arz edecek şekilde akademik performansımızı yükseltmek ve teknolojik gelişmelere destek vermek amacıyla çalışırken, diğer yandan geleceğin genç akademik/araştırmacı kadrolarını da yetiştirmek zorundayız. Lisansüstü ve hatta lisans öğrencilerinin dahi kamu destekli projelerle hocalarının danışmanlığında ve hatta yürütücü olarak bilimsel çalışmalar gerçekleştirebilmelerine destek verildiği bir dönem yaşamaktayız. Ülkemizdeki araştırmacı kadrosuna nicel ve nitel olarak katkıda bulunmak amacıyla, proje temelli destek programlarına ve çalışma süreçlerine dahil olmaları hususunda öğrencilerimizi teşvik etmeliyiz. Bu bağlamda lisans/lisansüstü eğitim programlarımız ile laboratuvarlarımızı bilim ve teknolojideki ilerlemelere bağlı olarak güncel tutma ve geliştirme çabasında olmalıyız. Kurum içi destekler yanında, TÜBİTAK başta olmak üzere kurum dışı bütçe destekleri de sağlamak suretiyle gerçekleştirilecek proje temelli bilimsel çalışmalar söz konusu gelişimde büyük bir öneme sahip olacaktır.

Yeni kurulan Fen Fakültemizde öncelikli hedefimiz, bilgi çağının veya dijital çağın gerektirdiği bilimsel gelişmeleri mümkün olabilecek en kısa sürede ve maksimum derecede sağlamaktır. Doğayı ve doğal/bilimsel süreçleri aklın rehberliğinde neden-sonuç ilişkisine uygun bir şekilde inceleyebilen, analitik düşünme, Ar-Ge ve inovasyon yeteneği yüksek, değişime açık, toplum bilincine sahip, sosyal sorumluluk duygusu gelişmiş ve çağın gerektirdiği temel bilgileri kazanmış öğrenciler yetiştirmek misyonumuzdur. Üniversitemizin ve tüm fen fakültesi akademisyenlerimizin yeniden yapılanma ve gelişme sürecimize önemli derecede katkı vereceğine inanıyorum.

 

Saygılarımla,

Prof. Dr. Ali Rıza ÖZKAYA